Eğiticinin Eğitimi
Eğitim Hakkında :
M. Kemal Atatürk’ün “Öğretmenler yeni nesil sizlerin eseri olacaktır.” sözü, eğitimin gücünü ve öğretmenlerin genç neslin şekillenmesindeki etkisini vurgular. Bu söz, eğitimde etkin bir iletişim ve öğrenme sürecinin önemini ortaya koyar. Konfüçyüs’ün sözlerinden adapte edilen ifadeyle, sadece duyarak öğrenme süreci sınırlıdır. Ancak duyulanları görmek, sorular sormak ve konuyu tartışmak, öğrenmenin daha derin ve etkili olmasını sağlar. Bu sürece aktif olarak katılım eklenirse, bilgi ve beceri daha etkili bir şekilde geliştirilebilir. Bir konuyu öğretmek, o konuda uzmanlaşmayı simgeler. Yetişkin eğitimi, pasif bir öğrenme modeli değildir. Geleneksel otoriter eğitim anlayışının yerine, karşılıklı saygıya dayalı bir ilişki ve öğrencilerin aktif katılımını teşvik eden bir yaklaşım benimser. Eğitmen, sadece bir öğretmen değil, aynı zamanda rehber ve kolaylaştırıcı bir rol üstlenir. Yetişkinlerin öğrenme sürecine aktif olarak katılması, bilginin daha iyi anlaşılmasına ve içselleştirilmesine olanak tanır. Geleneksel sıralarda pasif oturarak ders almak, yetişkinlerin öğrenme tarzına uymaz. Yetişkin eğitiminde sorumluluk, hem eğitmene hem de öğrenciye aittir. Andragoji perspektifinde, eğitmen, rehber ve kaynak kişi olarak görülür. Yetişkin eğitimcileri, öğrencilere sadece yardım etmekle görevli olan biri olarak değil, aynı zamanda kolaylaştırıcı bir rol üstlenen biri olarak görülmesini tercih ederler. Bu, öğrencilere kendi öğrenme süreçlerini yönetme konusunda yardımcı olmak için bir rehberlik anlayışını içerir.
Bu Eğitimde Neler Öğreneceksiniz ?
Katılımı sağlamak, bir organizasyonda çalışanların etkin bir şekilde iş süreçlerine dahil olmalarını ve aktif bir şekilde katkıda bulunmalarını sağlamayı ifade eder. Bu, çalışanların işleriyle ilgili olarak daha fazla sorumluluk alarak, fikirlerini paylaşarak ve ekip çalışmasına aktif bir şekilde katılarak gerçekleşir. Katılım, çalışanların işleriyle etkileşimlerini güçlendirmenin yanı sıra, organizasyon kültürüne ve işbirliğine olumlu bir katkıda bulunarak çalışan bağlılığını artırabilir. İşi ile ilgili performansı arttırmak, bir çalışanın belirli bir pozisyondaki görevlerini daha etkin bir şekilde yerine getirmesini ve performansını geliştirmesini ifade eder. Bu genellikle eğitim, deneyim kazanma, geri bildirim alma ve gelişim planları oluşturma gibi yöntemlerle desteklenir. İşle ilgili performansın arttırılması, hem bireyin kariyer gelişimine katkıda bulunur hem de organizasyonun hedeflerine daha etkili bir şekilde ulaşmasına yardımcı olur. İşin ve hizmetin kalitesini arttırmak, bir organizasyonun sunduğu ürün veya hizmetin standartlarını yükseltmeyi amaçlar. Bu, iş süreçlerinin optimize edilmesi, çalışanların eğitimi, müşteri geri bildirimlerinin dikkate alınması ve sürekli iyileştirme çabaları ile gerçekleşir. Kalite arttıkça, müşteri memnuniyeti genellikle artar ve organizasyon rekabet avantajı elde edebilir. Bu nedenle, işin ve hizmetin kalitesini arttırmak, uzun vadeli başarı için önemli bir unsurdur.
Bu Eğitime Kimler Katılmalı :
Bu eğitime, iş süreçlerine aktif bir katılım sağlamak, iş performansını artırmak ve işin/hizmetin kalitesini yükseltmek isteyen profesyoneller katılmalıdır. Eğitim, organizasyon içindeki her seviyeden çalışana hitap edebilir, bu nedenle yöneticiler, uzmanlar, takım liderleri ve diğer çalışanlar bu eğitimden fayda sağlayabilir. Katılımcılar, iş süreçlerini daha etkili yönetmek, bireysel ve takım performansını optimize etmek, müşteri memnuniyetini artırmak ve organizasyonel hedeflere daha etkin bir şekilde ulaşmak için gerekli beceri ve bilgileri edineceklerdir. Bu eğitim, hem bireylerin hem de organizasyonun genel başarı hedeflerine katkıda bulunmak isteyen herkes için uygundur.
Ön Koşullar :
Herhangi bir ön koşul bulunmamaktadır.